Değerli Meslektaşlarım,
2012 Yılının üçüncü çeyreğini tamamladık. Global bütçedeki tasarruf tedbirleri ile bağlantılı olarak sektörümüzde yaşadığımız daralmanın sıkıntılarını her geçen gün biraz daha hissetmekteyiz. 2010 Yılında toplam 1,570 miyar kutu ilacı hastaya ileten eczacılarımız 2011 yılında 1,721 milyar kutu ilacı hastalara ulaştırmış, başka bir ifade şekli ile toplam hizmeti %10 oranında arttırmış, bunun karşılığında net kazancında da %30 oranında bir kayba uğramıştır. 2012 Yılının ilk sekiz ayında da bu kayıpların telafisi ne yazık ki yerine konmamıştır.
Bursa Eczacı Odası Bölgesinde her yıl ortalama 40-50 eczane artışı olurken bu yılın ilk sekiz ayında sadece 2 eczane artışı olmuştur. Bursa gibi göçün en yoğun yaşandığı bir ilde ortaya çıkan bu tablo sektörün görüntüsünü ortaya koymaktadır. Birçok eczanenin zorunluluk nedenli kredi kullanması ve çoğunun da dağıtım kanalları ile ödeme problemi içinde olması koşullarda bir değişiklik yaşanmadığı taktirde ciddi bir yıkımın olacağını göstermektedir.
29 Ağustos günü teröre kurban verdiğimiz eski Oda Başkanımız Naci Doğan'ı ölümünün otuz ikinci yılında bir kez daha saygı ve rahmet ile andık. Karanlık güçlerin aydınlık insanları sindirmek ve yok etmek amacı ile kullandığı terör eylemleri ne yazık ki hem dünyada hem ülkemizde gittikçe tırmanarak yaşanmakta. Gelişmiş ülkelerde üretilen ileri teknoloji ürünü silah ve patlayıcılar hiçbir zaman üretildikleri ülkelerde patlamamış nedense hep sömürü için hedefteki ülkelerde kullanılmıştır. Çünkü Emperyalizm artık savaş yöntemini değiştirmiştir.
Çanakkale’de, Sakarya’da, İnönü’de ve 30 Ağustos Zafer Bayramımıza vesile olan Kocatepe’deki gibi göğüs göğse değil taşeronları ve yandaşları aracılığı ile uydurma demokrasi mücadeleleri şeklinde karşımıza çıkmaktadır. İşte bu nedenle emperyalist güçlere karşı kazanılmış zafer günlerinin hatırlanması ve hatırlatılması önemlidir. Çok iyi bir asker olması yanında söylemleri ile dünya barışına verdiği önemi açıkça ifade eden büyük önder Atatürk’ün “yurtta barış, dünyada barış” felsefesi doğrultusunda 1 Eylül dünya barış gününü de aynı coşku ile kutlayacağız aynı büyük şairin mısralarında olduğu gibi.
"Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın, yok edin insanın insana kulluğunu, bu davet bizim. Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine..."